Page 32 - Kuran Yolu Meal bildinmi bildinmi.com
P. 32

GİRİŞ



                 ğan üstüdür, mûcizedir; ancak doğru bilginin kaynağı Allah’tır, başka bir
                 ihtimal mâkul değildir.


                 F) Nesih


                 Sözlükte “değiştirmek ve gidermek” mânasına gelen nesih ilk devirlerde
                 mutlak olarak bu anlamlarda kullanıldığı halde fıkıh usulünün oluştuğu ve
                 tedvin edildiği zamanlardan itibaren şöyle tanımlanmıştır: “Sonra gelen
                 bir nassın, öncekinin –ikisi bir arada olmayacak ölçüde karşıt– hükmünü
                 kaldırması.” Bu iki anlayış farkı sebebiyle Kur’an-ı Kerîm’de nesheden
                 (nâsih) ve neshedilmiş bulunan (mensuh) âyetlerin sayısı farklı tesbit
                 edilmiş, hükmü tamamen kaldırmayıp kapsamını daraltan, kayıt ve sınır
                 getiren değişiklikleri de nesih sayan ilk devir yorumcularına göre sonraki
                 usulcülerin tanımında mensuh âyet sayısı azalmıştır.
                   Allah’ın insana ve tabiata hâkim kıldığı kanunlar içinde bir de “değişim
                 kanunu” vardır. Buna göre fert ve grup olarak insan bilgisi, becerisi, eseri
                 … değişiklikler geçirmekte, bir cihetten ve bir zaman diliminde terakki
                 ederken bir başkasında inişe geçmektedir. Bu kanun (kevnî hüküm) karşı-
                 sında ilâhî dinlerin (şer‘î hükümler) uyumsuz kalması düşünülemez; çün-
                 kü dini gönderen de tabiat kanunlarını koyan da Allah’tır. Biri diğerinden
                 sonra gelen iki din arasına uzunca bir zaman dilimi girdiği için evrensel ve
                 ebedî olan hükümler dışında kalan tâlimat ve kuralların değişmesi (sonra
                 gelen dinin, öncekine ait bazı hükümleri yürürlükten kaldırması) tabii-
                 dir. Ancak bir dinin tebliğ ve tatbikinin ilk yıllarında, muhataplarını yeni
                 hükümlere ve uygulamalara alıştırmak maksadıyla, birbirini değiştiren
                 hükümlerin arka arkaya gelmesi câiz midir? Bu mesele öteden beri İslâm
                 âlimleri arasında tartışılmıştır. Sahâbe devrinde anlaşıldığı gibi “özel bir
                 hükmün geneli özelleştirmesi, mutlak olan ifadenin sınırlandırılması, bir
                 kayıt veya vasfın ihtirazî (bağlayıcı) olmadığının açıklanması, ilk bakış-
                 ta anlaşılan mânanın kastedilmediğinin beyan edilmesi...” kabilinden
                 değişikliklerin, açıklamaların câiz ve vâki olduğu genellikle benimsen-
                 miştir. A ve B gibi birbirine her yönden zıt iki hükümden, sonra gelenin
                 öncekini yürürlükten kaldırması mânasındaki değişiklik (nesih) Sünnî
                 çoğunluk tarafından câiz görülmüş ve örneklendirilmiş olmakla beraber



          34
   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36   37