Page 132 - Kuran Yolu Meal bildinmi bildinmi.com
P. 132

2 / BAKARA SÛRESİ · 62



                 nan bütün müslümanların, amelî durumlarına göre, doğrudan veya bir
                 süre cehennemde kaldıktan sonra mutlaka cennete gireceklerini kabul
                 ederler. Hâricîler’le Mu‘tezile âlimleri ise büyük günahlardan birini veya
                 birkaçını işleyip de tövbe etmeden ölenlerin cehennemde ebedî olarak
                 kalacaklarını savunmuşlardır.
                   2. Yahudiler. Hz. Mûsâ’nın tebliğ ettiği ilâhî dinin mensupları bu isimle
                 anılırlar. Yahudi kelimesi, Hz. Ya‘kub’un on iki oğlundan dördüncüsü olan
                 Yahuda’dan gelmektedir. Önceleri bir şahıs ismi olan bu kelime, daha
                 sonra Yahuda sıptına (soy) mensup olanlar için kullanılmış; bu kabilenin
                 yerleştiği bölgeye de ad olmuştur. Bâbil esareti (m.ö. 586-538) sonrasında
                 ise İsrâil (Ya‘kub) nesli yahudiler diye anılmaya, Hz. Mûsâ’nın tebliğ etti-
                 ği ilâhî dine de Yahudilik denmeye başlanmıştır. Yahudilik millî bir din
                 olduğu için bu dinin mensuplarına yahudiler denildiği gibi İsrâiloğulları
                 da denilmektedir. Günümüzde, dünyanın çeşitli bölgelerinde 15-20 mil-
                 yon civarında yahudi nüfusu bulunmaktadır.
                   3.  Hıristiyanlar.  Hz.  Îsâ’nın  tebliğ  ettiği  ilâhî  dinin  mensuplarına
                 verilen isimdir. İslâmî kaynaklara göre Îsâ’nın doğduğu yerin ismi olan
                 Nâsıra’dan dolayı nasrânî (çoğulu nasârâ) olarak adlandırılmışlardır
                 (Taberî, I, 318). Hıristiyan (christian) kelimesi, Hz. Îsâ’nın kutsal ve kur-
                 tarıcı niteliğini ifade eden Mesîh kelimesinin Batı dillerindeki karşılığı
                 olan christ (Grekçe aslı: christos) kelimesinden gelmekte olup “Mesîh’e
                 tâbi  olan”  demektir.  Kelime  ilk  defa  44  yılında  bu  dini  kabul  eden
                 Antakyalılar için kullanılmış, daha sonra giderek bu dinin her mezhepten
                 bağlılarını ifade etmiştir. Hz. Îsâ’nın tebliğ ettiği dine ise Hıristiyanlık
                 (Christianisme) denilmiştir. Bugün yeryüzünde, birbirinden derin çizgi-
                 lerle ayrılmış olan çeşitli mezheplere bağlı 1,5 milyarın üstünde hıristiyan
                 yaşamaktadır.
                   4. Sâbiîler. Sâbiî kelimesinin aslı, Ârâmîce’nin Mandence lehçesindeki
                 “sb’” kökü olup bu kök, “vaftiz olmak, suya dalmak, yıkanmak” anlamına
                 gelmektedir. Bu kelime aynı zamanda Sâbiîler’in en belirgin özelliği olan
                 akarsuya dalıp çıkmak suretiyle vaftiz olmayı ifade etmektedir. Kur’an-ı
                 Kerîm’de üç yerde müslümanlar, yahudiler ve hıristiyanlarla birlikte
                 Sâbiîler de anılmakta (Bakara 2/62; Mâide 5/69; Hac 22/17); bu âyetler-
                 den, yahudiler ve hıristiyanlar gibi Sâbiîler’in de aslı itibariyle bir hak



          134
   127   128   129   130   131   132   133   134   135   136   137