Page 89 - Kuran Yolu Meal bildinmi bildinmi.com
P. 89
2 / BAKARA SÛRESİ · 25
mek suretiyle yapılabileceği gibi itaat edenlere verilecek ödülü açıkla-
yarak da yapılabilir. Daha önceki âyetlerde kullar ibadete davet edilmiş,
inkârcıların karşılaşacakları korkunç âkıbet bildirilmiş; burada ise itaat
ve ibadet edenlerin alacakları ödül açıklanmıştır. Kur’an’da ve hadisler-
de açıklanan teşvik ödülleri cennet ve nimetleri, ilâhî cemalin görülmesi
ve “rıdvân”dır, yani Allah’ın kullarına hitap ederek kendilerinden razı
olduğunu, imtihanın sona erdiğini ve başardıklarını bildirmesidir. Bu
âyette sözü edilen ödül ise cennettir, oradaki çeşitli nimetlerdir, eşlerdir
ve orada kalmanın sonsuza kadar süreceği müjdesidir.
Gerek cennet gerekse içinde bulunan şeyler öz ve yapı itibariyle dün-
yada bilinen nesnelerden farklıdır. Ancak insanların görmediği, bilme-
diği, tatmadığı, hayal bile edemediği şeyleri onlara anlatmanın tek yolu,
bildikleri nesnelerin isimlerini kullanmaktır. Allah Teâlâ da cenneti ve
nimetlerini bildiğimiz isim ve kelimelerle, kavram ve tasavvurlarla ifade
etmiştir. Arada bir benzerlik vardır, ancak asla biri diğerinin aynı ve mis-
li değildir. İbn Abbas “Cennette olan şeylerin dünyada yalnızca isimleri
vardır” (Beyhakî’den naklen Âlûsî, I, 204) diyerek bu gerçeği anlatmıştır.
Cennetin ve nimetlerinin dünyada bildiklerimizden, hatta hayal ettikle-
rimizden farklı, bütün bunların ötesinde olduğunu açıklayan başka âyet
ve hadisler de vardır. Hz. Peygamber bir sohbetinde cenneti anlatırken,
“Orada hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulağın işitmediği ve hiçbir kim-
senin hayalinden geçmeyen şeyler vardır” buyurmuş, ardından da “Korku
ve ümit içinde rabbine ibadet ve dua etmek üzere vücutları yatak görmez,
kendilerine verdiğimiz rızıktan da Allah için harcarlar. Yaptıklarına kar-
şılık olarak onlar için saklanan mutlulukları hiç kimse bilemez” (Secde
32/16-17) meâlindeki âyetleri okumuştur (Müslim, “Cennet”, 5).
Kur’an’da cennetliklere her istediklerinin verileceği vaad edildiği için
insanlar dünyadaki düşüncelerinin, arzu ve ihtiyaçlarının sonucu ve
gereği olarak Hz. Peygamber’e “Orada şu kadar kadın var mı, at var mı?...
Bize şunlar, şunlar verilecek mi?” diye sormuşlar, O da Kur’an’daki vaade
dayanarak bu soruları, “Her istediğiniz verilecek” diyerek cevaplamış-
tır (Buhârî, “Bed’ü’l-halk”, 8 vd.; Müslim, “Cennet”, 2-5). Bazı kimseler
buradan yola çıkarak “Cennette bir erkeğe şu kadar kadın verileceğine
göre erkek cinsel açıdan bunlara nasıl yetecek, dünyadaki kadınları ne
91