Page 208 - Kuran Yolu Meal bildinmi bildinmi.com
P. 208
2 / BAKARA SÛRESİ · 124 – 129
imanını, ihlâsını ve kulluğunu Allah’a arzettiği yer olduğu için putperestliği
çağrıştıran her türlü tutum ve davranışlardan; bütün milletlerden
müslümanların bir araya gelerek tanışıp kaynaşmaları, sevgi ve şefkatin
en güzel örneklerini vermeleri gereken yer olduğu için de insanları incitici
söz ve hareketlerden, hatta hayvanlarla bitkilere zarar veren, mekânın
kutsiyetiyle bağdaşmayan her türlü ahlâk dışı tutum ve davranışlardan
arındırılması istenmektedir (Taberî, I, 538-539; Zemahşerî, I, 93; Râzî,
IV, 51-52). Nitekim hac ibadetinin esas ve âdâbına dair İslâmî kaynaklarda
da bütün bu konularla ilgili olarak ayrıntılı hükümler tesbit edilmiş ve
düzenlemeler yapılmış olup bunlar titizlikle uygulanmaktadır.
126. Hz. İbrâhim Kâbe’nin inşasına başlarken burada bir şehir oluşaca-
ğını düşünerek Allah’tan bu şehri, zorbaların saldırılarına karşı güven-
likli bir şehir kılmasını, orada ikamet edecek müminleri de her türlü
düşman saldırısı veya doğal âfetlere karşı korumasını niyaz etti. Buna
karşılık Allah Teâlâ sadece müminlere değil, inkârcılara da dünya haya-
tında bir geçimlik vereceğini, ama sonunda inkârcıları cehennemin aza-
bına süreceğini bildirdi. Âyette Allah’ın inkârcıları cehenneme sürme işi
“edtarru” fiiliyle ifade edilmektedir. Bu fiilin masdarı olan ıdtırâr (ıztı-
rar), zorunluluk anlamı ifade etmekte olup “ihtiyar”ın, yani özgür ola-
rak seçmenin zıddıdır. Buna göre insanların imanı veya inkârı seçip ona
göre bir hayat yaşamaları onların kendi iradelerine bağlı olmakla birlik-
te, bu seçimlerinin sonucunda hak ettikleri âkıbeti kabul edip etmemek
hususunda özgür olmayıp zorunluluğa tâbidirler. Şu halde her kim Allah’ı
ve âhiret gününü inkâr ederse, inkârcılığının kaçınılmaz sonucu ola-
rak Allah onu cehenneme sürecektir. Bu, Allah için değil (çünkü O’nun
fiilleri hakkında zorunluluktan söz edilemez), fakat kul için kaçınılmaz
bir sonuç olacaktır. Çünkü bir insan, “Ben imanı veya inkârı tercih edi-
yorum” diyebilir; fakat kâfir olmayı seçmiş biri artık, “Ben cehenneme
gitmeyi tercih etmiyorum” diyemez. İşte bu husus âyette “ıztırar” keli-
mesiyle ifade edilmiştir. Burada görüldüğü gibi, tarihî bir olayı anlatır-
ken bile araya muhatabını uyarıcı bir mesaj koymak ve böylece olayın asıl
dikkat edilmesi gereken yönüne işaret etmek, Kur’an-ı Kerîm’in yeri
geldikçe uyguladığı etkili bir eğitim yöntemi olarak dikkat çekmektedir.
210