Page 122 - Kuran Yolu Meal bildinmi bildinmi.com
P. 122

2 / BAKARA SÛRESİ · 49 – 59



                 mek üzere ailesiyle birlikte yola çıktı. Yolda, Sînâ (Tûr) dağının yanın-
                 da  gördüğü  bir  ateşe  yaklaştığında  yakındaki  bir  ağaçtan  “Ey  Mûsâ!
                 Muhakkak âlemlerin rabbi olan Allah benim!” şeklinde bir ses geldi ve bu
                 sözle başlayan ilk vahye muhatap oldu (bu ve daha başka vesilelerle Allah
                 kendisine aracısız hitap ettiği için Hz. Mûsâ “kelîmullah” diye anılır). Bu
                 arada Allah tarafından kendisine, asâsının yılana dönüşebilmesi ve elinin
                 kar gibi beyazlaşması şeklinde iki mûcize verildi ve Firavun’a gidip kav-
                 mini onun zulmünden kurtarmakla görevlendirildi; isteği üzerine kendi-
                 sinden daha güzel konuşan büyük kardeşi Hârûn’u da yanına alması uygun
                 görüldü. Mûsâ, ailesini Medyen’e geri göndererek Mısır’a gitti ve Hârûn’u
                 da yanına alıp Firavun’un huzuruna çıktı. Ona Allah’ın elçisi olduğunu
                 bildirdi ve İsrâiloğulları’nın kendisiyle birlikte Mısır’dan ayrılmalarına
                 izin vermesini istedi. Ancak, mûcizeler göstermesine rağmen Firavun’u
                 ikna edemedi; bu arada Firavun ve Mısır halkının başına gelen şiddetli
                 felâketler de Firavun’un ikna olmasına yetmedi. Her felâket gelmesinde
                 Mûsâ’ya, eğer Allah’a dua edip kendilerini musibetten kurtarırsa isteğini
                 yerine getireceğine dair söz veriyor, fakat sıkıntı geçince sözünden dönü-
                 yordu (ayrıntılı bilgi için bk. A‘râf 7/103-138). Nihayet Allah’ın buyruğu
                 uyarınca Mûsâ, bir gece İsrâiloğulları’nı yanına alarak, Sînâ’ya geçmek
                 üzere gizlice Kızıldeniz’e doğru yola çıktı; sabahleyin durumu öğrenen
                 Firavun da kuvvet toplayarak peşlerine düştü. Bir mûcize sonucu denizin
                 yol vermesiyle Mûsâ ve kavmi karşıya geçerken, aynı yoldan geçmeye kal-
                 kışan Firavun ve beraberindekiler boğulup gittiler.
                   Kavmiyle birlikte Sînâ’ya ulaşan Mûsâ, onların başına Hârûn’u bıraka-
                 rak ilâhî vahyi almak üzere Tûr’a gitti ve kırk gece orada kaldı. Bu arada
                 kavmi, Hârûn’un ikazlarına rağmen, Sâmirî isimli bir kuyumcunun yap-
                 tığı altın buzağı heykeline tapmaya başladı. Döndüğünde durumu öğre-
                 nince son derece üzülen ve öfkelenen Mûsâ, kavminden seçtiği yetmiş
                 kişiyle birlikte, işledikleri günahlardan dolayı tövbe etmek üzere tekrar
                 Tûrisînâ’ya gitti.
                   Hz. Mûsâ İsrâiloğulları’nı, Allah’ın kendileri için takdir ettiği kutsal
                 topraklara götürmek istedi. Fakat kavmi onun bu isteğini reddettiği için
                 arz-ı mev‘ûd kendilerine kırk yıl haram kılındı ve bu süre içinde, Hz.
                 Mûsâ da yanlarında olmak üzere, çölde dolaşıp durdular (Mâide 5/21-26).
                 Tevrat’taki bilgilere göre kırk yıllık çöl hayatının sonuna doğru Hz. Hârûn



          124
   117   118   119   120   121   122   123   124   125   126   127