Page 417 - Kuran Yolu Meal bildinmi bildinmi.com
P. 417

2 / BAKARA SÛRESİ · 261 – 274



           kakma ve incitme gibi davranışlar gelmeyecektir. 3. Verilen para veya mal
           kötüsü değil iyisi olacaktır. 4. İnfakta, meşrû ve mecburi bir meşguliyet
           veya başka bir mazeret sebebiyle çalışıp kazanma imkânı bulunmayanlar
           tercih edilecektir. 5. İnfakın dünya ve âhiret hayatında büyük faydaları
           vardır.
             İnsanın tek başına var olamayacağı ve varlığını sürdüremeyeceği, dinî
           ve teorik açıklamalar yanında insanlık tarihi boyunca yaşanan tecrübeyle
           de sabit olmuştur. Bütün insanların her bakımdan aynı seviyede ve tip-
           te olamayacakları, tek bir ümmet ve devlet olarak örgütlenemeyecekleri
           de anlaşılmıştır. İnsanların dünyada ve âhirette huzurlu ve mutlu olarak
           yaşayabilmeleri için bu gerçekleri hesaba katarak hazırlanmış ve uygula-
           maya sunulmuş düzen ve düzenlemelere ihtiyaç vardır. Allah Teâlâ’nın
           bir ferde, gruba, bölgeye bahşettiği nimetler ihtiyaçtan fazla ise bu faz-
           lanın ona muhtaç olan fert, grup ve bölgelere aktarılması zorunludur. Bu
           aktarma yapılmadığı takdirde fertler, gruplar ve bölgeler arasında sosyal,
           kültürel ve ekonomik farklılıklar oluşacak; bu farklılıklar isteği (talep)
           doğuracak, talep yerine getirilmediği takdirde öfke, düşmanlık, kin, zor-
           balık, savaş gibi huzur ve mutluluğu bozan duygu, davranış ve eylemler
           baş gösterecektir. Bunun böyle olduğu ve olacağı geçmişten günümüze,
           imparatorluk ve derebeyliklerde, totaliter ve demokratik yönetimlerde,
           gücün hâkim olduğu dönemlerden hakkın hâkim olacağı dönemlere geçiş
           için, insan hak ve hürriyetlerinin tanınması ve verilmesi için gösterilen
           çabalarda, hukukî ve sosyal adaletin bulunduğu ve bulunmadığı zaman ve
           zeminlerde yaşanan tecrübelerde, katıksız kapitalizmden karma sistem-
           lere geçişte ve bu seyri körükleyen komünist ve sosyalist denemelerde
           açıkça ortaya çıkmıştır. Bu sosyal ve siyasî düzen, hareket ve oluşumlarda
           nimet ve servetin paylaşımı, bu paylaşım biçimlerinin hakkaniyet, vic-
           danî kanaat ve ihtiyaçlara uygun olup olmayışı önemli rol oynamıştır.
             İslâm’ın teşvik ettiği sosyo-ekonomik düzen, herkese yalnızca çalışa-
           rak hak ettiği kadar değil, –çalışsın, çalışmasın– normal ihtiyacı kadar
           verilmesi temeline oturtulmuştur. Bu temel kural, ferdin normal ihtiyaç-
           larının normal hallerde karşılanmasını sağlar. Bunun yanında yer alan
           –ve aşağıda açıklanacak olan– “israfın engellenmesi” kuralı da, fertler
           ve gruplar arasındaki refah seviyesi farkının büyümesini önler. İslâmî



                                                                                   419
   412   413   414   415   416   417   418   419   420   421   422