Page 143 - Kuran Yolu Meal bildinmi bildinmi.com
P. 143
2 / BAKARA SÛRESİ · 75 – 78
Meâli
75. Şimdi (ey müminler!) onların size inanacaklarını mı umuyorsu-
nuz? Oysa onlardan bir zümre, Allah’ın kelâmını işitirler; sonra o
kelâmı iyice anlamış olmalarına rağmen yine de bile bile onu tahrif
ederlerdi. 76. Onlar inananlarla karşılaştıklarında “İman ettik” der-
ler. Birbirleriyle başbaşa kaldıklarında ise, “Allah’ın size açtıklarını
(Tevrat’taki bilgileri) rabbiniz katında sizin aleyhinizde delil getirsinler
diye mi onlara anlatıyorsunuz; bunları düşünemiyor musunuz!” der-
ler. 77. Onlar bilmezler mi ki, gizlediklerini de açığa vurduklarını da
Allah bilmektedir! 78. İçlerinde birtakım ümmîler vardır ki, kitabı bil-
mezler; bütün bildikleri kulaktan dolma şeylerdir. Onlar sadece zan ve
tahminde bulunuyorlar.
Tefsiri
75. Bundan önceki âyetlerde eski yahudiler hakkında bilgi verilmişti.
Burada ise Hz. Peygamber’in dönemindeki yahudilerin İslâm ve müslü-
manlar karşısındaki tutumları anlatılmaktadır.
Özellikle Medineli müslümanlar, uzun zaman yahudilerle iç içe yaşa-
dıkları için onların dinleri ve kutsal kitapları hakkında genişbilgi sahi-
bi olmuşlardı. Buna göre yahudiler, inançları ve şeriatları İslâm’a hay-
li yakın olan bir ümmetti; Allah’ın birliği, peygamberlik ve âhiret günü
gibi iman esaslarına inanıyorlardı; yeni bir peygamberin geleceğinden de
söz ediyorlardı. Kur’an-ı Kerîm de temel dinî konularda Tevrat’la çeliş-
mek şöyle dursun, –çeşitli âyetlerdeki kendi ifadesiyle– “onların elin-
deki kutsal kitabı tasdik edici olarak” gelmişti (meselâ bk. Bakara 2/91,
97; Âl-i İmrân 3/3; Nisâ 4/47). Bu durumda onlardan, Hz. Muhammed’in
nübüvvetini kabul etmeleri beklenirdi ve müslümanların böyle bir bek-
lenti içinde olmaları normaldi. Ancak yahudiler, dinî olmaktan ziyade
dünyevî ve siyasî sebeplerle bu beklentileri boşa çıkardılar. Esasen daha
önceki âyetlerde eski yahudilerin, dinleri ve peygamberleri karşısındaki
olumsuz tutumlarına ilişkin bilgiler de gösteriyor ki onlar, ilâhî gerçekle-
re ve bu gerçekler ışığında hidayete ulaşma düşüncesinden çok, ırkçı bir
gurur anlayışına ve dünyevî menfaatlere önem verecek, dini de bu ırkçılık
ve çıkarcılığın aracı olarak kullanacak kadar yozlaşmış bir toplum haline
gelmişlerdi.
145